Tekil Mesaj gösterimi

Ünlü yönetmen ZEKİ ÖKTEN hayatını kaybetti ...
Alt 12-19-2009, 09:40 PM   #1 (permalink)
medy
Moderator
 
medy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
medy şuanda Offline
Üyelik tarihi: May 2008
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 4.482
Rep Seviyesi: medy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond repute
medy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond repute
Rep Puanı: 705451596
Rep Gücü: 14109412
Post Ünlü yönetmen ZEKİ ÖKTEN hayatını kaybetti ...




Ünlü yönetmen Zeki Ökten hayatını kaybetti ...

Önceki gün hastaneye kaldırılan Türk sinemasının başarılı yönetmenlerinden Zeki Ökten, hayatını kaybetti.

Memduh Ün, Halit Refiğ ve Atıf Yılmaz'ın döneminden sonra gelen ikinci yeni kuşak sinemacılar arasına ismini yazdıran ve birçok başarılı filme imza atan Ökten, Amerikan Hastanesi'nde yoğun bakıma alınmıştı. Kalp ve damar hastalığı şikayetiyle acil olarak hastaneye yatan Ökten, geçirdiği operasyonun ardından hayatını kaybetti.



4 Ağustos 1941 - 19 Aralık 2009

1941 İstanbul doğumlu Zeki Ökten Haydarpaşa Lisesi mezunudur. Öğrencilik yıllarında tiyatro çalışmalarına başlar. Bir süre amatör tiyatroculuk yaptıktan sonra, yönetmen yardımcılığı ile sinemaya 1960 yılında girdi. Ve 1961 yılında bu düşünü gerçekleştirip, Nişan Hançer'in yönettiği " Acı Zeytin" filminde yönetmen yardımcılığı yaparak Yeşilçam'a ilk adımlarını atar. Lütfi. Ö. Akad, Halit Refiğ, Memduh Ün ve ağırlıklı olarak Atıf Yılmaz, yönetmen yardımcılığı yaptığı ustalarıdır. Ökten, 1963'de ilk filmini çeker. Adı "Ölüm Tuzağı"dır. Ne var ki bu ilk deneme bir "Zeki Ökten filmi" olmadığı gibi hazır da değildir. Ve dönemin koşulları içinde bu "ilk film" sıradanlığı aşamaz. Birkaç yıllık birikimi de henüz yeterli değildir. Zeki Ökten ancak daha sonraki yıllarda ustalığını kanıtlayacaktır.

Ökten, sinema yaşamının "unutulmuş" ya da "dışlanmış" bir filmi olarak kalan bu ilk denemesinin ardından, asistanlığını sürdürmek zorundadır. Dokuz yıl süren ikinci asistanlık döneminden sonra 1972'de çevirdiği "Kadın Yapar"la tekrar yönetmenliğe döner ve bu kez dikkati çeker. Arada birkaç piyasa işi ısmarlama filme imza atsa da 1973'te yönettiği "Bir Demet Menekşe", Zeki Ökten'in küçük bir "çıkış filmidir". Bu başarıda senaryocu olarak Selim İleri'nin de katkısı inkâr edilemez. Yalın ve duyarlı bir aşk öyküsü üzerine kurulu film, bazı yönleriyle eleştiriler alsa da akıcı anlatımı ve içerdiği toplumsal bakış açısıyla yeni bir yönetmenin gelişini müjdelemiştir. Özellikle de film karelerine geçen duyarlılık, Zeki Ökten sinemasının gelecekteki "ip uçları"ndan birini oluşturacaktır.

Lütfi Ö. Akad, Metin Erksan, Atıf Yılmaz, Osman F. Seden, Memduh Ün ve Halit Refiğ kuşağından sonra gelen "ikinci yeni kuşak sinemacıları"ndan biridir Zeki Ökten. Dönemin koşullarına teslim olmadan, kendini yenileyerek bu doğrultuda dikkatli bir iz sürmektir amacı. "Askerin Dönüşü" (1974), "Sürü" (1978), "Düşman" (1979) gibi filmlerinde gerçekçi bir bakış açısını benimserken, Kemal Sunal'ın oyuncu olarak yer aldığı "Kapıcılar Kralı" (1976), "Çöpçüler Kralı" (1977), "Faize Hücum" (1982) gibi filmlerinde sosyal eleştiriyi güldürü formatına başarıyla yerleştirir.

"Kapıcılar Kralı" ve "Çöpçüler Kralı" gibi Kemal Sunal güldürüleri, ilk tahlilde popülizme dayalı deneyler olarak görülse de her iki film, içten içe toplumsal bir yaşam biçiminin izlerini taşır. Anlattığı bizden insanların öyküleridir. Bu toplumsal güldürülerle ağırdan ağıra bir yol alsa da bir gün hedefi 12'den vuracaktır. İşte "Sürü" hedefe atılan ilk yaman kurşundur. Gerçekten "Sürü", yalnızca Zeki Ökten'in değil, Türk Sineması tarihinin de "başyapıt"larından biridir. Bir deli nehir gibi akan senaryosunu Yılmaz Güney yazmıştır, ama yaratıcısı da Zeki Ökten'dir. "Sürü", genel yapısı içinde bir ekip çalışmasıyla da sinemamızın ilginç örneklerinden biri sayılır. Ama altı çizilmesi gereken temel başarısı "Sürü"nün ulusal kaynaklardan yola çıkıp, evrensel bir boyut kazanmasıdır. Yurtdışında da dikkat çeken bu filmle birçok önemli uluslararası festivale katılır ve toplam 11 ödül alır.

Zeki Ökten, Yılmaz Güney işbirliği sonucu sinema yaşamının en verimli dönemine girer. Ve Güney'in senaryosundan çektiği "Düşman" da bu birlikteliğin ikinci büyük başarısıdır. Yurtdışında da ilgi gören "Düşman" bir "nehir roman" gibidir. Ecran dergisi yazarı Fransız eleştirmen Marcel Martin'e göre, "belgesel çekimlerin ve mizansenlerin güçlülüğü nedeniyle müthiş bir yapıt ortaya çıkmıştır.

Bu ortak çalışmaların ardından, Zeki Ökten başarılarını bu kez bağımsız bir yönetmen olarak sürdürür: 1982'de "Faize Hücum"la, 1984'te "Pehlivan"la... "Sürü" ve "Düşman"da olduğu gibi bu iki filminde de kullandığı insan malzemesini, bir "yok oluş" ya da bir "tükeniş" teması üzerine kurduğu görülür. "Faize Hücum"la (1982) Antalya Film Festivali'nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen ödüllerini alır. "Pehlivan"la birçok uluslararası ödülün yanı sıra, İstanbul Film Festivali'nin Üstün Başarı Ödülü'nü kazanır. 1988 yılında yaptığı "Düttürü Dünya"dan sonra yönetmenliğe ara verir. 1995'te çektiği kısa öykülü filmi "Hep Aynı"da ise iki kuşağın çatıştığı aile yaşamını ilginç gözlemlerle sergilerken, yeni bir başarıya daha imzasını atar. İddiasız, ama bir yaşam gerçeğiyle bütünleşen içtenlikli bir küçük denemedir "Hep Aynı". Zeki Ökten'in de yaşam gerçeği, "hep alçakgönüllü" olmak değil midir?

Belli aralıklarla, soluk alarak, dinlenerek ve seçmeci bir tavırla sinema yaşamını sürdüren Ökten'in yine içsel dünyaları kendine özgü bir duyarlılıkla sergilediği "Güle Güle" (1999) ve "Gülüm" (2002), son dönem filmleridir şimdilik, ve "son tahlil"de şu bir gerçektir ki: Zeki Ökten, yıllardır alıştığımız demagog yönetmenlerden değildir. Medyatik ise hiç değildir... Yaptığı bunca olumlu işe karşılık öne çıkmaktan kaçınan, içe kapanık dünyasıyla suskun, ama yalnızca filmleriyle konuşan bir yönetmendir o.



YÖNETMEN FİLMOGRAFİSİ

Ölüm Pazarı - 1963
Kadın Yapar - 1972
Kırık Hayat - 1972
Ağrı Dağı'nın Gazabı - 1973
Bir Demet Menekşe - 1973
Bitirim Kardeşler - 1973
Bitirimler Sosyetede - 1973
Vurgun - 1973
Askerin Dönüşü - 1974
Boşver Arkadaş - 1974
Hasret - 1974
Hanzo - 1975
Kaynanalar - 1975
Pisi Pisi - 1975
Şaşkın Damat - 1975
Kapıcılar Kralı - 1976
Ne Umduk Ne Bulduk - 1976
Çöpçüler Kralı - 1977
Sevgili Dayım - 1977
Sürü - 1978
Düşman - 1979
Faize Hücum - 1982
Pehlivan - 1984
Davacı - 1986
Ses - 1986
Yoksul - 1986
Düttürü Dünya - 1988
Saygılar Bizden - 1993 .... Televizyon Filmi
Aşk Üzerine Söylenmemiş Herşey - 1995 .... Televizyon Filmi
Güle Güle - 1999
Gülüm - 2002
Çinliler Geliyor - 2006

SENARİST FİLMOGRAFİSİ

Kaynanalar - 1975
Pisi Pisi - 1975

DİĞER FİLMOGRAFİSİ

Balalayka - 2000 .... Senaryo Danışmanı
Düşman - 1979 .... Kurgu
Kimlik - 1988 .... Oyuncu

ÖDÜLLERİ

Türk Filmleri Yarışması'nda Belediye Özel Armağanı - 1961
Kapıcılar Kralı - 14. Antalya Film Şenliği, En İyi Yönetmen. 1977
Düşman - Berlin Film Şenliği'nde iki özel ödül kazandı. 1980
Faize Hücum - 20. Antalya Film Şenliği, En İyi Yönetmen. 1983
Sinema Dalında 2000 Yılının Başarılı İletişimcisi ödülünü aldı.
__________________

"asil olunmaz asil doğulur"

Konu medy tarafından (12-19-2009 Saat 11:34 PM ) değiştirilmiştir..
  Alıntı ile Cevapla