Bu yazının konusu olan şarkıyla tanışmam, plak koleksiyoncusu bir arkadaşımın “dinle çok seveceksin bu şarkıyı” diyerek göndermesi ile oldu. Bora Dinletir’den Funda. Şarkıyı duyduğum an sevdim ve hemen “en sevdiklerim” listesinde yerini aldı. Funda tam bir film şarkısıydı ama bir filmde kullanılıp kullanılmadığına dair bir fikrim yoktu henüz. Bağlantıyı, Kerime Nadir romanlarını okumaya başladığımda fark ettim. Funda romanını okuduğumda filmi hatırladım. Şarkı filmde var mıydı bilemiyordum. Eski filmlere ulaşabilmek konusunda tek çare, sadece televizyonda “filme denk gelmek“ olduğu için, bu sorunun cevabını öğrenmem da pek kolay olmadı.
Metin Bükey’e ait şarkı Bora Dinletir’in Televizyon Plak’dan çıkan kırkbeşliğinde yer alıyor. Maalesef plak harici herhangi bir kaydına ulaşmak mümkün değil.
Kerime Nadir’in 1941 yılında yazdığı roman, İnkılap Kitapevi’nden çıkan on beşinci baskının(1987) arka sayfasında yazdığı gibi “Kırlardaki funda kadar saf ve temiz bir aşkın hikayesidir. Onun meyvasına da bu adı verdiler”
Roman’ın hikayesi kısaca şöyle : Fehiman kendisinden yaşça büyük akrabası Vedat’a çocukluğundan beri aşıktır. Vedat ise Fehiman’ı küçük bir akraba kızı olarak görmektedir henüz. Geçirdiği kaza sonucunda ayaklarını kaybeden Vedat’a Fehiman derin bir sevgiyle bakıcılık yapmaktadır. Gezintiye çıktıkları bir gün şu konuşma geçer aralarında:
“Yumuşak saçları Vedat’ın dudaklarına sürünüyordu. Genç adam belli etmeden biraz daha eğildi ve derin nefes çekerek bu saçların kokusunu ciğerlerine sindirdi. Fehiman bu hareketi fark etmişti. Başını kaldırarak Vedat’ın gözlerine baktı:
- Saçlarım ne kokuyor Vedat?..
Genç adam gülümseyerek birdenbire:
- Funda!.. dedi
Fehiman bu cevabı garip bulmuştu:
- Funda nasıl kokar?..
- Tertemiz, kendine has özellikler taşıyan bir bahar gibi!..
- Benim saçlarım böyle mi kokuyor?..
- Evet yavrum!.. Funda kadar saf ve temiz!..” (Syf 40)
Vedat, Fehiman’a olan aşkını Süha’nın Fehiman ile evlenmek istemesinden sonra fark eder. Evlenirler bir çocukları olur. Vedat, en yakın dostu Nizamettin’e yazdığı mektubunda çocuklarından şöyle bahseder:
” Oğlumun adı Funda’dır. Şu bildiğimiz, dağlarda, kayalıklar arasında biten funda!.. Ama o benim için sadece bir dağ süsü değildir. O, tabiatın en temiz, en saf ve en has ziynetidir. Onun kokusu, yabancı kokular karışmaış, yaradılışının bekaretini muhafaza etmiş, el sürülmemiş bir bahar sembolüdür. Ben bu kokuyu karımın saçlarından ciğerlerimde doldururum ve dünyada en temiz, en lekesiz şeyleri fundaya benzetirim…” (Syf:57)
Fehiman ile Vedat’ın aşk hikayesi, Süha’nın Fehiman’a olan hastalıklı aşkı nedeniyle bozulur. Süha’nın vicdan azabı duyup her şeyi itiraf etmesine kadar geçen sürede yaşananlar tam anlamıyla bir ıztırapdır herkes için. Kitabın bahsettiğim basımında, arka sayfasında şu alıntı yer almaktadır:
“Küçük Funda kollarını annesinin boynuna doluyor, pembe dudakları ile onun yüzünü, gerdanını ve saçlarını öpüyordu. Bu öpüşler genç kadına Vedat’ın tatlı nefesini hatırlatıyordu.İşte p büyük aşktan ona kalan şu küçük varlıktı… Birde bir yığın ıztırap!...”
Kerime Nadir’in , Samanyolu , Dert Bende , Seven Ne Yapmaz , Hıçkırık gibi pek çok romanı filme çekildi. Funda ise yazarın, sinemaya iki kez uyarlanmış romanı. Mehmet Dinler’in yönetmenliğini yaptığı 1968 yapımı filmin başrollerinde Kartal Tibet, Hülya Koçyiğit, Salih Güney ve Ömercik oynuyor. Filmin müzikleri Metin Bükey’e ait ve yazıya konu olan şarkı filmde Suat Sayın tarafından seslendiriliyor. Film ilk kez 1958 yılında Nişan Hançer yönetmenliğinde çekilmiş. Oyuncular Muhterem Nur, Kenan Pars, Ahmet Mekin ve Zeynep Değirmencioğlu. Müzikler ise Kadri Şençalar’a ait. Şimdilerde “Bir Yeşilçam Hatırası” adıyla yayımlanan birkaç film hariç eski filmlere ulaşmak nerdeyse imkansız! Aynı eserden, iki ayrı senarist tarafından uyarlanan iki film arasında fark var mı bilemiyorum. Tek bildiğim romanda Funda erkek olduğu halde ilk filmde kız, ikinci filmde erkek olarak canlandırıldığı!
Fehiman ile Vedat arasında geçen, romandan alıntı yaptığım konuşmanın, filmde ki karşılığı ise şu şekilde:
- Vedat -Biliyor musun funda kokuyor saçların
- Fehiman -Funda bir dağ çiçeğidir değil mi?
- Vedat -Evet yavrum senin gibi!
- Fehiman -Hırçın ve kaba olduğumu söylemek istiyorsunuz herhalde
- Vedat -Hayır hayır !... Funda gibi saf ve temizsin, bir bahar sembolüsün sen.. iç açıcı bir yaz güneşisin
- Fehiman -Sizin yanınızda öyleyim. Ayrılınca kara kış kadar soğuk , güz kadar hüzünlüyüm
Bahsettiğim gibi şarkıya ulaşmak maalesef pek mümkün değil. Eğer evinizde hala bir pikabınız varsa Bora Dinletir’e ait kırkbeşlik internette çeşitli müzayede sitelerinde satılıyor. Romana ise ulaşmak mümkün. Eski basımlar için biraz sahaf gezmeniz gerekebilir ama Selim İleri’nin editörlüğünde Kerime Nadir’in pek çok eseri Doğan Kitap tarafından yeniden yayımlandı. Film ise aynı şekilde maalesef piyasada bulunamıyor. Ya televizyonda denk geleceksiniz ya da internette video sitelerinden izleyeceksiniz! Umarım , bir gün hepsi kolayca ulaşılabilir olur!
Konu http://www.meldaercelikcan.com/?p=160 sitesinden ALINTIDIR......